-
1 uzunluk ölçüsü
мат.ме́ра длины́ (метр, ярд и т. п.) -
2 ölçü
измерение, замер, обмер, мера, величина, размер- ağırlık ölçüsü
- alan ölçüsü
- arazi ölçüsü
- bitmiş ölçü
- dış ölçü
- dıştan dışa ölçü
- doğrusal ölçü
- duyarlı ölçü
- gerçek ölçü
- hasas ölçü
- kritik ölçü
- nominal ölçü
- sıvı ölçusu
- uzunluk ölçüleriİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > ölçü
-
3 ölçü
ме́ра (ж) разме́р (м)* * *1) измере́ниеölçü aleti — измери́тельный инструме́нт
ölçü aygıtı — измери́тельный прибо́р
2) ме́ра / едини́ца измере́нияölçü ayarı — образцо́вая ме́ра; этало́н
ölçüleri ayar etmek — а) проверя́ть ме́ры (чего-л.); б) тари́ровать (весы и т. п.)
ölçü birimleri — еди́ницы измере́ния
ağırlık ölçüleri — ме́ры ве́са
kütle ölçüleri — ме́ры ма́ссы
uzunluk ölçüleri — ме́ры длины́
yüzey ölçüleri — ме́ры пло́щади
3) ме́ра, мери́ло, ме́ркаölçü almak — а) измеря́ть; б) снять ме́рку
ölçü vermek — дать ме́рку / разме́ры (портному, сапожнику, столяру и т. п.)
ölçü üzerine — по ме́рке
4) разме́р, величина́; габари́тыölçü koymak — указа́ть разме́ры (напр. на чертеже)
büyük ölçüde — а) большо́го разме́ра / масшта́ба; б) в большо́м масшта́бе
her ölçüde — всех разме́ров
odanın ölçüsü — разме́р / пло́щадь ко́мнаты
5) лит., муз. разме́р6) филос., лог. ме́ра, крите́рий7) перен. чу́вство ме́рыölçüyü kaçırmak — потеря́ть чу́вство ме́ры; завра́ться, переборщи́ть
hiç bir şeyde ölçüyü aşmamalı — во всём на́до знать ме́ру
neşesine ölçü yoktu — его́ ра́дость была́ безме́рна
См. также в других словарях:
uzunluk ölçüsü — is., mat. Uzunluğu ölçmek için kullanılan metre, yarda vb. herhangi bir birim … Çağatay Osmanlı Sözlük
uzunluk — is., ğu 1) Bir şeyin bir uçtan öbür uca kadar olan uzaklığı 2) mat. İki nokta arasındaki yer aralığının ölçümü, tul 3) Bir yüzeyin iki temel boyutundan en büyük olanı, boy, en karşıtı Üç buçuk metre uzunluğunda bir kalas bul, getir. H. R.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
FERSAH — Uzunluk ölçüsü birimidir, iki çeşittir: Deniz fersahı: 5555 m. Kara fersahı: 4444 m. * İki şey arasındaki açıklık. * Sükun ve hareket arasındaki vakit. * Zaman. Saat. * Dâimî ve çok olup aslâ kesilmeyen şey … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ölçü — is. 1) Bir niceliği, o nicelik için kabul edilmiş birimlerden birine göre oranlayarak değerlendirme, mizan 2) Bu değerlendirmede kullanılan birim, ölçme birimi Ziyanımız, ölçülere sığmayacak kadar büyüktür. R. E. Ünaydın 3) Ölçme sonucu bulunan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ARŞIN — f. Bir uzunluk ölçüsü. (68 cm. uzunluk.) Bir kol boyu. Büyük bir adım genişliği. * Zir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
arşın — is., esk. Yaklaşık olarak 68 cm ye eşit olan uzunluk ölçüsü Bu duvarlar yerden bir arşın kadar yüksek, üstünde güzel bir parmaklığı olan duvarlardı. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
deniz mili — is. 1852 m olan uzunluk ölçüsü birimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
endaze — is., esk., Far. endāze 1) 65 cm boyunda bir uzunluk ölçüsü Birader, bir ağızlık kullanıyor, nah, asgari bir endaze boyunda... A. İlhan 2) mec. Ölçü Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller endazeyi kaçırmak endazeyi şaşırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
fit — 1. is., ç., İng. feet 30,5 cm lik İngiliz uzunluk ölçüsü birimi 2. is., argo, İng. fit 1) Ödeşme 2) Razı olma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller fit olmak 3. Ar. fitne Birini başkasına karşı kışkırtma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
hava mili — is. 1852 m lik uzunluk ölçüsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
metre — is., mat., Fr. mètre 1) Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, temel uzunluk ölçüsü birimi İskenderun körfezine sekiz yüz metre yukarıdan bakıyordum. R. H. Karay 2) Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş … Çağatay Osmanlı Sözlük